13 Eylül 2009

galatasaray - beşiktaş

ilk 5 dakkayı ve 2-0dan sonra geçen dakikaları çıkarırsak çok kötü oynadığımız, beşiktaşın ise çabaladığı bir maçtı. ama gerçekten kadrolar arasında inanılmaz bir fark varmış, derbi bile olsa takım kişisel yetenekli oyuncularıyla maçı alıp götürüyor. kişisel yetenek demişken keita'ya ayrıca değinmek istiyorum, bu adamı biz sezon sonuna zor tutarız gibi geliyor. çalım atamayacağı adam olmadığı gibi yeryüzünde, defansa dönüp top çıkarması, inanılmaz mücadele gücü ve iyi niyetli oyunuyla gerçekten çok iyi topçu. sabrinin bile performansı arttı son 1 aydır. o da çok iyi maç çıkardı, insan 10 sene sonra mı evrim geçirmeye başlar. arda bu haliyle ilk 11i haketmiyor, elano da lincolnu animsatiyor bana cok fena, sadece daha az şımarık olanı, umarım yanılıyorumdur. baros bizi çıldırttı tüm maç, tüm 2li mücadeleleri kaybederek. ama jardel tipi golcülük yaptı saolsun, 2 pozisyon 2 gol. kewell gizli kahramandı, topu bildiği için hep mantıklı oynuyor adam. mehmet topal ve emre aşık kötü günlerindeydi, düzelmeleri lazım. kaleci ilk defa iyi oyun çıkardı saolsun.

son paragraf da mustafa denizli için, kendimi beşiktaşlıların yerine koyunca bu adamın bu orta halli, yuvarlak, net olmayan cümleler kurması herhalde deli ederdi beni. geçen sene kaç puandan geldik, yine geliriz diyeceğine, salı günü manchester'i yenip tekrar başlıyacağız diyebilirdi. takımın hırsı eksikti bence dün akşam, serdar özkan da bu kadar mı gol kaçırır yahu, ama güntekin onayın dediği gibi nihat+serdar geçen sezon boyunca toplam 2 gol atmışlar zaten...

tribünlerin hali çok kötüydü, tek güzel olan eski açığın üstü kapalı hali ve amigo için yapılmış platformdu.

Hiç yorum yok: