3 Mayıs 2009

hacettepe - galatasaray

galatasaray hep böyle bir takım oldu zaten, inanılmaz, akla sığmaz mağlubiyetler, ve yine çok ekstra-ordiner başarıların takımı. ama bu sezon için bize tattırmadıkları tip mağlubiyet kalmadı sağolsunlar. uefa'da 2 kez 3 dakikada 2 gol yediler, hem de biz tribündeyken. şimdi kimse bizi eleyen hamburg şampiyon oluyor edebiyatına girmedi, o takımın oyuncu kalitesi olarak bizden üstün bir yani yoktu ama oyun felsefesi olarak ise çoktu. sahanda kocaeli sonuncuyken 5 yedin sonra düşmesi kesin olan hacettepe'den de 2 yedin. nasıl bir galatasaray'dan bahsediyoruz ben bilmiyorum. camiayı benim kadar sevdiğine inandığım bir teknik direktör başta, acaba ne düşünüyor, neden istifa etmiyor, başkana ayıp mı olur, başkan sezon sonunda mı göndersin diye bekliyor bilemiyorum gerçekten. adnan sezgin hala tribünde, lincoln hala sahada, hasan şaş hala kurtarsun diye oyuna giriyor, taraftar hala hasan'a küfür edip, havaalanında kafasına cep telefonu ile vuruyor. gerçekten a'dan z'ye çok başarısız bir sezondu bizim için. sezon 6-7 hafta erken bitti galatasaray için, şimdiden transfer dedikoduları okumaya başlarız. teknik direktör olarak favorim milan'dan ayrılırsa ancelotti'dir, en azından gram defans yapmayı öğreniriz başkan'ın haberi olsun.


p.s.: yahu kardeşim barcelona'nın izlerken boyuna L1+x'e basıyormuş birileri de henry koşuyor, sonra üçgen'e basıyorsun messi kaçıyor, kareye bir dokunuyorsun messi ayak içiyle casillas'in yanından yolluyor topu filelere. eğer dün benim barnebau'de izlediğim pes değil gerçek futbolsa, bizim galatasaray'ın oynadığı kesin badminton.

Hiç yorum yok: